fem

Ailenin Desteği, Başarı Baskısına Dönüşmemeli

Ailelerin küçük yaşlardan itibaren, çocuklarından yüksek başarı beklentisi ve bu beklentiyi karşılamak için de onları eleştirmesi, cezayla ders çalışmaya zorlaması kendilerine olan güveninin azalmasına, çocuklarda düşük benlik algısının gelişmesine sebep olur.

Aileler, çocuklarını sınavlar için desteklemeli; ama bu bir tür baskıya dönüşmemeli.Sınav gerçeği eğitim sisteminin kaçınılmaz bir unsuru. Bu durum sadece ülkemiz için değil, tüm dünya ülkeleri için geçerlidir. Ülkemizde sınava giren bir tek kişi olmasına rağmen, tüm aile fertleri bu süreçten etkilenmektedir. Ailenin ilgi, tutum ve davranışları sınav hazırlık sürecinde davranışları şüphesiz önem arz etmektedir.

Ailenin sınava hazırlanan bir öğrencide hassasiyetin artacağını, her şeye düşüncesizce ve aceleci bir halde tepki göstereceğini, ani duygusal tepkilerle karşılaşacağını bilmesi gerekir. SBS ve YGS-LYS hazırlık sürecindeki öğrencinin yaşı gereği ve sınavın da etkisiyle duygusal tutarsızlıklar, çelişkili davranışlar, bizler için normal olan düşünceleri mantıksız bulmaları gözlenecek durumlardandır. Bütün bunların yanında ailenin güvenini de kaybetmek istemezler.

Sınav başarısı zekâdan çok çalışmayı gerekli kılıyor. YGS veya LYS’de başarılı olmak, çok üstün zekâ ve yetenek gerektiren bir şey değildir. Olması gereken; gencin sorumluluk duygusuna sahip olması, zorluklarla baş edebilme gücü ve sınavın gerektirdiği çalışmalara ilgi duymasıdır. 2.800 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmada, üniversite sınavını kazanan öğrencilerin yüzde 86’sının normal zekâlı, yüzde 10,5’nun normalüstü ve diğer zekâya sahip kişiler olduğu tespit edilmiştir.

Eğer bir öğrenci; “çalışmak istiyorum ama çalışamıyorum”, “motivasyonum yok”, “çalışıyorum, ama başarılı olamıyorum” gibi konuşmalar yapıyorsa bu öğrencide ders çalışma sorunu var demektir. Bu tür öğrencilerde sık sık hayal kurma, ders programına uyamama, yalnız başına ders çalışamama, ders çalışmaya başlasa da sürdürememe gibi istenmeyen durumlar gözlenebilir. Bu durumda olan çocuklar için sürekli ders çalışmaya yönlendirme olumlu bir sonuç vermeyebilir.

Problemler nasıl çözülecek? Ailelerin ders çalışma sıkıntısı yaşayan öğrenciler için öncelikle yapabileceği, çocuklarını iyi tanımalarıdır. Ancak öğrenci iyi bilindiği takdirde gerçekçi hedefler verilebilir. Çocuklarda görülen ders çalışmama problemleri genelde algısal nedenlere bağlı, dikkat eksikliği, motivasyon azlığı ve kendine güvenememe olabilir. Motivasyon eksikliği; öğrencilerin ders çalışmayı bir amaca ulaşmak için bir basamak olarak algılamıyor olmasından kaynaklanmaktadır. Aileler, çocuklarına eğitimin, iyi bir mesleğe sahip olmanın yanında iyi bir insan olmanın gereği olduğunu fark ettirmelidirler.

Ailenin sınavlara hazırlık sürecinde gencin “ergenlik ve sınav gerçeği” gibi zorlu bir dönem yaşandığı gerçeğinden hareketle problemlerini konuşabileceği, sorunlarını paylaşabileceği uygun iletişim ortamı hazırlamalıdır. Paylaşımcı aile modeli, gencin karşılaştığı problemleri çözerken diğer yandan da başarısındaki etkisini mutlaka arttıracaktır. Unutulmamalıdır ki, sınav hayatın sadece bir basamağıdır. Sınav hiçbir zaman zekâyı ölçmez. Sınavların sadece sıralama işlevi vardır.

Sınav uğruna normal hayat düzeni bozulmamalı. Sınava hazırlanan öğrenciler için evdeki fiziksel ortam ders çalışmaya uygun hale getirilmelidir. Fakat bu düzenlemeler yaparken evi kamp alanına çevirmeden hoşgörülü bir ortam sağlanmalıdır. Günlük hayatta gereksiz sınırlamalar yapmak öğrencide “ailem sınavı kazanmamı çok istiyor, her isteğimi yerine getiriyor. Benim de mutlaka başarılı olmalıyım” gibi bir düşüncenin oluşmasına sebep olur. Bu tür düşünceler ise öğrencide sınav kaygısını tetikler.

Aile olarak “Her zaman yanındayız” mesajı önemlidir.

Faruk Ardıç – Fem Dershaneleri Rehberlik Koordinatörü

fem

Katsayı 13 Yıl Sonra Kalktı

28 Şubat post-modern darbe sürecinin ürünü katsayı uygulaması 13 yıl aradan sonra Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından kaldırıldı.

Üniversiteye girişte artık tüm adayların puanı 0,12 ile çarpılacak. Böylece hiçbir adayın diğerine bir üstünlüğü olmayacak. YÖK, bu yıl sınava girecek adayların mağdur olmaması için değişikliği yeni sınav kılavuzuna yetiştirmeye çalışıyor.Üniversite sınavında meslek lisesi mezunlarına uygulanan ve yıllardır birçok öğrenciyi mağdur eden katsayı uygulaması nihayet kaldırıldı. YÖK Genel Kurulu, katsayının her üniversite adayı için aynı olmasını kararlaştırdı. Böylece eğitimde 13 yıl süren bir kargaşa ve adaletsizlik sona ermiş oldu. Mevcut katsayı uygulamasında üniversiteye giriş sınavında alınan puanlar, alan içi tercihlerde 0,15 alan dışı tercihlerde ise 0,12 ile çarpılıyordu. YÖK Genel Kurulu’nda alınan kararla, katsayı uygulaması her aday için 0,12 olarak eşitlendi. Katsayı ile ilgili yasal düzenlemenin, TBMM takviminin yoğun olmasından dolayı yapılamadığına dikkat çeken YÖK uzmanları, ÖSYM’nin en geç 15 Aralık’a kadar ÖSYS kılavuzunu hazırlaması gerektiği için kararın bu kılavuza yetiştirileceğini kaydetti.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, kararın mesleki eğitimin önünü açacağına dikkat çekti. Dinçer, “Özellikle mesleki eğitim açısından Türkiye’de mesleki eğitimin teşvikine yönelik çocuklarımızın önündeki önemli bir engel ortadan kalkmış oldu. İş dünyasının bu doğrultuda yoğun talepleri vardı. Bu taleplerin karşılandığını görmekten memnunum.” dedi. YÖK’ün kararının yargıya taşınma ihtimalini de değerlendiren Dinçer, “Bu mesele, yargıya taşınmış olsa bile bir şekilde hallolması gerekir. Zaten MEB kendi müfredat sistemi içinde yaptığı değişikliklerle alan uygulamalarını önümüzdeki yıldan itibaren bütünüyle kaldırıyor. Dolayısıyla katsayının var olması anlamsız hale gelecekti.” ifadelerini kullandı. 28 Şubat sürecinde getirilen katsayı uygulaması ile meslek liselilerin 4 yıllık fakültelere girmesi mucizelere bırakılmıştı. Bu durum, Türk sanayisinin en büyük ihtiyaçlarından olan mesleki eğitime büyük darbe vurdu. Türkiye katsayı uygulamasının bizzat 28 Şubat döneminin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir tarafından verilen bir emir olduğunu Zaman’ın haberiyle öğrendi. Çevik Bir imzasıyla dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz’e hitaben kaleme alınan mektupta, imam hatip liselerinin önünün kesilmesi için katsayı uygulamasının şart olduğu vurgulanıyordu. Katsayı uygulaması nedeniyle mesleki eğitim geri kaldığı için iş dünyası vasıflı eleman bulamazken, sokaklar yüz binlerce vasıfsız işçiyle doldu.

Eğitimciler: Bir ayıptan kurtulduk

Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Ahmet Özer, “Ülkemiz bir ayıptan daha kurtulmuştur.” dedi. “Karar, eğitimin prangaları olarak adlandırılan kısıtlamaların Türkiye’nin kaderi olmadığını gösteriyor.” vurgusu yapan Özer şöyle devam etti: “Eğitimde fırsat eşitliğini ortadan kaldıran ve mesleki eğitimi katleden ‘katsayı’ uygulaması, eğitime direktifle giydirilmiş bir deli gömleğidir. YÖK’ün bu konuda devam eden yanlışı ortadan kaldıran kararını geç kalmış; ama doğru bir karar olarak görüyoruz. Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, YÖK’ün katsayıyı kaldıran kararını ayrımcılığın ve eşitsizliğin son bulması olarak değerlendirdi. Meslek lisesi mezunlarının mühendislik bölümlerine de devam edebilmelerinin sağlanmış olacağını belirtti.

İş dünyası: Hata düzeltildi

İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, üniversiteye girişte katsayı uygulamasının kaldırılmasının son derece olumlu bir adım olduğunu belirtti. Yalçıntaş, “Mesleki ve teknik liselerin cazibesi bu kararla biraz daha artmıştır. Türkiye ekonomisi açısından mesleksizlik sorununun giderilmesine ilişkin önemli bir adımdır. İş dünyası adına da sevindirici bir gelişmedir.” dedi. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, katsayı uygulamasının gelecek nesillere vurulmuş en büyük zarar olduğunu ifade ederek, “Bu hata düzeltildi. Biz sanayiciler, işletmeciler olarak en büyük sıkıntımız, nitelikli eleman bulamama problemi. Umarım bundan sonra yapılan bu düzenleme ile artık bu tip problemlerle Türkiye’de karşılaşmayız.” vurgusu yaptı.

fem

Olumluyu Görme Algısı

YGS- LYS ve SBS’ye hazırlığın olanca hızıyla devam ettiği şu günlerde öğrencilerin genelde verimli ders çalışma alışkanlıklarına sahip olamadıkları bunun sonucunda ise istedikleri başarıyı yakalamadıkları görülmektedir.

Ders çalışma sürecinde verim alınamamasının nedenleri yapılan çalışmaların anlamlandırılamaması ve öğrencilerin kendini tanımadan hazırladığı ders çalışma programlarına uyamamaları gelmektedir. Başarılı olmak isteyen adaylar önce kendilerini gerçekçi bir biçimde tanımaları, öğrenme stillerinin farkında olmaları gerekmektedir. “Ben neden ders çalışmalıyım?” sorusuna cevap veren adaylar çalışmalarını anlamlandıracağından dolayı hem motivasyonları yüksek olacak hem de başarılı olma yönünde sıkıntı yaşamayacaklardır.

Olumlu görme algısı

Öğrencilerin başarılı olmasını sağlayan değişkenlerden birisi de çalışmalarını, okulunu ve öğretmenlerini olumlu görme algısıdır. Öğrencinin çalıştığında başarılı olacağına yönelik kendine olan inancı başarı yönünde önemli giriş davranışlarındandır. Okulu ve öğretmenleri başarılı olma yönünde önemli unsurlar olarak algılama eğilimi öğrencide ders çalışmaya yönelik olumlu tutumlarının oluşmasını neden olacaktır. Bu farkındalığa sahip olan öğrenciler çalışmalarından keyif alacaklardır. Atık öğrenci için test çözmek, not almak, denemeye girmek, yazılıya çalışmak birer mutluluk kaynağı olacaktır.

“Çalışıyorum ama olmuyor.”

Şu sıralarda sınavlara hazırlanan öğrencilerin en çok yakındığı durum, çok çalıştıkları halde sınavlarında istedikleri başarıyı yakalayamamalarıdır. Önce şu bilinmelidir ki, öğrenme göreceli bir kavramdır. Bazıları için bir kez okuma, öğrenme için yeterli iken bazıları için bu okuma birden fazla olabilmektedir. Bu tür yakınmaların temel nedeni, konuya ilişkin ön bilgilerin yetersizliği kaynaklanabilir. Bu durumda yapılması gereken ise, öncelikle konuya ilişkin temel bilgilerin öğrenilmesidir.

Bilginin kazanılması belli basamakları izler

Eğitim psikologları insanların bir şeyler öğrenebilmesi, hatırlaması, bilgiler arasında transferi sağlayabilmesi için zihinsel bazı basamaklardan geçilmesi gerektiğini ifade etmektedirler. Bunun ilk basağı “bilgi” olmaktadır. Öğrencilerin en çok zorlandı da bilgi basamağıdır. Çünkü bilgi basamağı hatırlamaya dayalı olduğundan unutulması en kolay bu basamaktır. Öğrenilen bilgilerin unutulmaması için tekrar çok önemlidir. Bilgi basamağını “kavrama” basamağı izler. Bir dersin kavranması, konunun anlamlandırılmasını anlamasını ifade eder. Bunun için öğrencilerin gördüğü konuları evde özetleyerek yazması veya tekrar etmesi en akıllıca yoldu. Kavrama basamağından sonra  “uygulama” yani problem çözme basamağı takip eder. Bütün bunlardan sonra ancak konuya ilişkin gerekli bilgiye sahip olup, konu kavrandığında problem çözümüne geçilmelidir.

Kendinizi, başkalarıyla kıyaslamaktan uzak durun,

Her öğrenci gelişim özellikleri aynı düzeyde değildir. Bunun doğal sonucu olarak çevredeki bazı öğrenciler daha başarılı, bazıları da düşük puanlar alacaktır. Budan dolayı  “ben neden şu öğrencinin başarısına ulaşamıyorum?” türünden yaklaşımlar yersizdir. Burada öğrencilerden beklenen kendi potansiyellerin farkında olup bunları geliştirme yönünde çaba içersinde olmalarıdır. Öğrencilerin hedefe yönelik gösterilecek her gayret, onları hedefe adım adım yaklaştıracaktır. Yeter ki, bu konuda gerekli sabır gösterilebilsin.

Çalışmada devamlılık önemlidir.
Öğrencilerin çoğu, ilk başlarda yoğun ve ağır bir çalışma temposuna girmektedirler. İlk zamanlar motivasyon çokluğundan dolayı bu ağırlık pek hissedilmez; fakat zamanla ilk istekliliğin doğal olarak kaybolmasıyla birlikte bu yoğunluk dayanılmaz hale gelir ve çalışma adına geri adımlar atılmaya başlanır. Bu durum öğrencilerde öz güvenlerinin olumsuz bir şekilde etkilenmesine neden olur. Bir süre sonra çok çalışan öğrenci, hiç çalışmayan öğrenciye döner. Bu durumunda farkında olan öğrenciler danışman öğretmenlerinden yardım almasında fayda vardır. Unutmamak gerekir ki, sınav uzun süreçli bir maraton gibidir. Sınavda başarı, kısa süreli çok çalışmayla değil, devamlılık gösteren çalışmayla sağlanabilir.

Çalışma alışkanlığı kazanmak için program şarttır.

Çabanın ve zamanın en ekonomik biçimde kullanılmasının ön şartı çalışma saatlerinin bir programa bağlanmasıdır. Düzenli bir çalışma programı yapmak ve uygulamak başlangıçta kişiye zor gelebilir. Ancak böyle bir uygulamanın devamı, belli saatlerde belli işlerin yapılması ders çalışma alışkanlığının kazanılmasını sağlar. Çalışma zamanı gibi çalışma yerinin de belli olması, verimli çalışma için gerekli koşullardan biridir

Yeterince çalışıyorsanız, yeterince de dinlenmelisiniz.
Başarılı olmak için, çalışmak tek başına yeterli değildir. Yorgunluk halinde, dinlenerek bedensel ve ruhsal enerji toplanılmalıdır. Dinlenmek demek hiçbir şey yapmıyor olmak değildir. Dinlenme sürecinde sosyal aktivitelerde bulunmak en akıllıca bir yaklaşımdır. Ders çalışma alanlarını değiştirmek, arkadaşlarla sohbet etmek, fazla yorucu olmayan spor yapma türü faaliyetlerde bulunmak yorulmuş insanın nefes aldığı etkinliklerdendir. Zaman sıkıntısı yaşansa dahi, haftada en az bir iki kez, bu tür faaliyetlerde bulunmak dinlenmek için yeterli olacaktır.

Öğretmenlere düşen görev

Bilginin hızla çoğaldığı günümüzde öğretmenlerin öğrencilere kazandırması gereken en önemli beceri, öğrenmeyi öğrenme süreçlerinin farkında olmalarını sağlamalarıdır. Bunu sağlamak için öğretmenlerin, öğrencilerin ne tür ders öğrenme stillerine sahip olduklarını iyi bilmeleri, çalışmaların ne anlama geldiklerini fark etmeleriyle sağlanabilecektir. Öğretmenlerin öğretmeye karşı olumlu tutumlara sahip olmaları, öğrencilerinin de daha etkili çalışma stratejisi kazanmalarına önemli katkılar sağlayacaktır.

Faruk Ardıç

Fem Dershaneleri Rehberlik Servisi

fem

Önlisans Programlarının 2011-ÖSYS Öğretim Süre ve Puan Türleri

Program Adı Süre Puan Türü Program Adı Süre Puan Türü
Acil Durum ve Afet Yönetimi 2 YGS-2 Doğal Yapı Taşları Teknolojisi 2 YGS-6
Adalet 2 YGS-3 Döküm 2 YGS-1
Adalet (Açıköğretim) 2 YGS* Eczane Hizmetleri 2 YGS-2
Ağırlama Hizmetleri 2 YGS-5 Elektrik 2 YGS-1
Ağırlama Hizmetleri (Açıköğretim) 2 YGS* Elektrik Enerjisi Üretim, İletim ve Dağıtımı 2 YGS-1
Ağız ve Diş Sağlığı 2 YGS-2 Elektrik Enerjisi Üretim, İletim ve Dağıtımı (Açıköğretim) 2 YGS*
Alternatif Enerji Kaynakları Teknolojisi 2 YGS-1 Elektrikli Cihaz Teknolojisi 2 YGS-1
Ameliyathane Hizmetleri 2 YGS-2 Elektronik Haberleşme Teknolojisi 2 YGS-1
Anestezi 2 YGS-2 Elektronik Teknolojisi 2 YGS-1
Antep Fıstığı, Tarımı ve İşleme Teknolojisi 2 YGS-2 Elektronörofizyoloji 2 YGS-1
Arıcılık 2 YGS-6 Emlak ve Emlak Yönetimi 2 YGS-5
Aşçılık 2 YGS-4 Emlak ve Emlak Yönetimi (Açıköğretim) 2 YGS*
Atçılık ve Antrenörlüğü 2 YGS-6 Endüstri Ürünleri Tasarımı 2 YGS-1
Avcılık ve Yaban Hayatı 2 YGS-6 Endüstriyel Bitkiler Yetiştiriciliği 2 YGS-6
Ayakkabı Tasarım ve Üretimi 2 YGS-2 Endüstriyel Cam ve Seramik 2 YGS-2
Ayakkabı ve Saraciye Tasarımı 2 YGS-2 Endüstriyel Kalıpçılık 2 YGS-1
Bağcılık 2 YGS-6 Eser Koruma 2 YGS-5
Bahçe Tarımı 2 YGS-6 Et ve Ürünleri Teknolojisi 2 YGS-6
Bankacılık ve Sigortacılık 2 YGS-6 Ev İdaresi (Açıköğretim) 2 YGS*
Bankacılık ve Sigortacılık ((Açıköğretim) 2 YGS* Ev ve Deney Hayvanları Yetiştiriciliği 2 YGS-2
Basım ve Yayın Teknolojileri 2 YGS-5 Evde Hasta Bakımı 2 YGS-2
Basın ve Yayıncılık 2 YGS-3 Fındık Eksperliği 2 YGS-6
Beton Teknolojisi 2 YGS-1 Fizyoterapi 2 YGS-2
Bilgi Güvenliği Teknolojisi 2 YGS-1 Fotoğrafçılık ve Kameramanlık 2 YGS-4
Bilgi Yönetimi 2 YGS-6 Fotoğrafçılık ve Kameramanlık (Açıköğretim) 2 YGS*
Bilgisayar Destekli Tasarım ve Animasyon 2 YGS-1 Gaz ve Tesisatı Teknolojisi 2 YGS-2
Bilgisayar Operatörlüğü 2 YGS-1 Geleneksel El Sanatları 2 YGS-4
Bilgisayar Operatörlüğü (Engelliler Entegre YO) 2 YGS* Gemi İnşaatı 2 YGS-1
Bilgisayar Programcılığı 2 YGS-1 Gemi Makineleri İşletme 2 YGS-1
Bilgisayar Teknolojileri ve Bilişim Sistemleri 2 YGS-1 Geoteknik 2 YGS-2
Bilgisayar Teknolojisi 2 YGS-1 Gıda Kalite Kontrolü ve Analizi 2 YGS-2
Bitki Koruma 2 YGS-2 Gıda Teknolojisi 2 YGS-2
Biyomedikal Cihaz Teknolojisi 2 YGS-1 Giyim Üretim Teknolojisi 2 YGS-1
Boya Teknolojisi 2 YGS-2 Görsel İletişim 2 YGS-4
Büro Hizmetleri ve Yönetici Asistanlığı 2 YGS-4 Grafik Tasarımı 2 YGS-5
Büro Yönetimi ve Sekreterlik 2 YGS-4 Grafik ve Reklamcılık 2 YGS-4
Büro Yönetimi ve Sekreterlik (Açıköğretim) 2 YGS* Halıcılık ve Kilimcilik 2 YGS-4
Büyük ve Küçük Baş Hayvan Yetiştiriciliği 2 YGS-2 Halkla İlişkiler ve Tanıtım 2 YGS-4
Coğrafi Bilgi Sistemleri 2 YGS-1 Halkla İlişkiler ve Tanıtım (Açıköğretim) 2 YGS*
Çay Eksperliği 2 YGS-6 Harita ve Kadastro 2 YGS-1
Çevre Koruma ve Kontrol 2 YGS-2 Hava Lojistiği 2 YGS-6
Çevre Sağlığı 2 YGS-2 Havacılıkta Yer Hizmetleri Yönetimi 2 YGS-5
Çevre Temizliği ve Denetimi 2 YGS-5 İklimlendirme ve Soğutma Teknolojisi 2 YGS-1
Çocuk Gelişimi 2 YGS-4 İkram Hizmetleri 2 YGS-5
Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi 2 YGS-6 İlahiyat (Açıköğretim) 2 YGS*
Deniz Ulaştırma ve İşletme 2 YGS-1 İnsan Kaynakları Yönetimi 2 YGS-6
Deniz ve Liman İşletmeciliği 2 YGS-6 İnsan Kaynakları Yönetimi (Açıköğretim) 2 YGS*
Deri Teknolojisi 2 YGS-2 İnşaat Teknolojisi 2 YGS-1
Dış Ticaret 2 YGS-6 İnternet ve Ağ Teknolojileri 2 YGS-1
Dış Ticaret (Açıköğretim) 2 YGS* İpek Böcekçiliği 2 YGS-6
Diş Protez Teknolojisi 2 YGS-2 İş ve Uğraşı Terapisi 2 YGS-1
Diyaliz 2 YGS-2 İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği 2 YGS-2
İşletme Yönetimi 2 YGS-6 Radyo ve Televizyon Teknolojisi 2 YGS-1
İşletme Yönetimi (Açıköğretim) 2 YGS* Radyoterapi 2 YGS-1
Kağıt Teknolojisi 2 YGS-2 Rafineri ve Petro-Kimya Teknolojisi 2 YGS-2
Kimya Teknolojisi 2 YGS-2 Raylı Sistemler Elektrik-Elektronik Teknolojisi 2 YGS-1
Kontrol ve Otomasyon Teknolojisi 2 YGS-1 Raylı Sistemler İşletmeciliği 2 YGS-6
Kooperatifçilik 2 YGS-5 Raylı Sistemler Makine Teknolojisi 2 YGS-1
Kozmetik Teknolojisi 2 YGS-2 Raylı Sistemler Makinistlik 2 YGS-1
Kuyumculuk ve Takı Tasarımı 2 YGS-5 Raylı Sistemler Yol Teknolojisi 2 YGS-1
Kültürel Miras ve Turizm (Açıköğretim) 2 YGS* Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri 2 YGS-4
Kümes Hayvanları Yetiştiriciliği 2 YGS-6 Sağlık Kurumları İşletmeciliği 2 YGS-6
Laborant ve Veteriner Sağlık 2 YGS-2 Sağlık Kurumları İşletmeciliği (Açıköğretim) 2 YGS*
Laborant ve Veteriner Sağlık (Açıköğretim) 2 YGS* Sahne ve Dekor Tasarımı 2 YGS-5
Laboratuvar Teknolojisi 2 YGS-2 Sahne ve Gösteri Sanatları Teknolojisi 2 YGS-1
Lastik ve Plastik Teknolojisi 2 YGS-2 Saraciye Tasarımı ve Üretimi 2 YGS-2
Lojistik 2 YGS-6 Sebze Üretimi 2 YGS-6
Lojistik (Açıköğretim) 2 YGS* Seracılık 2 YGS-6
Maden Teknolojisi 2 YGS-2 Seramik, Cam ve Çinicilik 2 YGS-2
Makine 2 YGS-1 Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği 2 YGS-6
Makine, Resim ve Konstrüksiyon 2 YGS-1 Sivil Havacılık Kabin Hizmetleri 2 YGS-5
Maliye 2 YGS-6 Sivil Savunma ve İtfaiyecilik 2 YGS-6
Mantarcılık 2 YGS-6 Sondaj Teknolojisi 2 YGS-1
Marka İletişimi 2 YGS-4 Sosyal Bilimler (Açıköğretim) 2 YGS*
Marka İletişimi (Açıköğretim) 2 YGS* Sosyal Güvenlik 2 YGS-5
Medya ve İletişim (Açıköğretim) 2 YGS* Sosyal Hizmetler (Açıköğretim) 2 YGS*
Mekatronik 2 YGS-1 Spor Yönetimi 2 YGS-5
Menkul Kıymetler ve Sermaye Piyasası 2 YGS-6 Spor Yönetimi (Açıköğretim) 2 YGS*
Menkul Kıymetler ve Sermaye Piyasası (Açıköğretim) 2 YGS* Su Altı Teknolojisi 2 YGS-6
Metalürji 2 YGS-1 Su Ürünleri 2 YGS-6
Meyve ve Sebze İşleme Teknolojisi 2 YGS-6 Subtropik İklim Bitkileri 2 YGS-6
Mimari Dekoratif Sanatlar 2 YGS-4 Sulama Teknolojisi 2 YGS-2
Mimari Restorasyon 2 YGS-5 Süs Bitkileri Yetiştiriciliği 2 YGS-6
Mobilya ve Dekorasyon 2 YGS-1 Süt ve Ürünleri Teknolojisi 2 YGS-6
Moda Tasarımı 2 YGS-5 Şarap Üretim Teknolojisi 2 YGS-2
Muhasebe ve Vergi Uygulamaları 2 YGS-6 Takı ve El Sanatları 2 YGS-5
Muhasebe ve Vergi Uygulamaları (Açıköğretim) 2 YGS* Tapu ve Kadastro 2 YGS-6
Odyometri 2 YGS-1 Tarım (Açıköğretim) 2 YGS*
Optisyenlik 2 YGS-1 Tarım Makineleri 2 YGS-1
Organik Tarım 2 YGS-6 Tarımsal İşletmecilik 2 YGS-6
Ormancılık ve Orman Ürünleri 2 YGS-6 Tarımsal Ürünler Muhafaza ve Depolama Teknolojisi 2 YGS-6
Ortopedik Protez ve Ortez 2 YGS-2 Tarla Bitkileri 2 YGS-6
Oto Boya ve Karoseri 2 YGS-2 Tekstil Teknolojisi 2 YGS-1
Otobüs Kaptanlığı 2 YGS-5 Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik 2 YGS-3
Otomotiv Teknolojisi 2 YGS-1 Tıbbi Görüntüleme Teknikleri 2 YGS-1
Otopsi Yardımcılığı 2 YGS-2 Tıbbi Laboratuvar Teknikleri 2 YGS-2
Özel Güvenlik ve Koruma 2 YGS-5 Tıbbi Tanıtım ve Pazarlama 2 YGS-6
Özel Güvenlik ve Koruma (Açıköğretim) 2 YGS* Tıbbi ve Aromatik Bitkiler 2 YGS-6
Pancar Yetiştiriciliği ve Şeker Teknolojisi 2 YGS-2 Tohumculuk 2 YGS-6
Paramedik 2 YGS-2 Turist Rehberliği 2 DİL-1
Patoloji Laboratuvar Teknikleri 2 YGS-2 Turizm Animasyonu 2 YGS-4
Pazarlama 2 YGS-6 Turizm ve Konaklama İşletmeciliği 2 YGS-6
Perakende Satış ve Mağaza Yönetimi 2 YGS-6 Turizm ve Seyahat Hizmetleri 2 YGS-5
Perakende Satış ve Mağaza Yönetimi (Açıköğretim) 2 YGS* Turunçgil Tarımı ve İşleme Teknolojisi 2 YGS-2
Peyzaj ve Çevre Tasarımı 2 YGS-6 Tütün Tarımı ve İşleme Teknolojisi 2 YGS-6
Peyzaj ve Süs Bitkileri 2 YGS-6 Uçak Teknolojisi 2 YGS-1
Posta Hizmetleri 2 YGS-5 Ulaştırma ve Trafik Hizmetleri 2 YGS-5
Radyo ve Televizyon Programcılığı 2 YGS-4 Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik 2 YGS-6
Radyo ve Televizyon Programcılığı (Açıköğretim) 2 YGS* Uygulamalı İngilizce-Türkçe Çevirmenlik 2 YGS-3
Uygulamalı İspanyolca-Türkçe Çevirmenlik 2 YGS-3 Yapı Yalıtım Teknolojisi 2 YGS-1
Uygulamalı Rusça-Türkçe Çevirmenlik 2 YGS-3 Yaşlı Bakımı 2 YGS-2
Üretimde Kalite Kontrol 2 YGS-1 Yat İşletme ve Yönetimi 2 YGS-6
Yağ Endüstrisi 2 YGS-6 Yem Teknolojisi ve Hayvan Besleme 2 YGS-2
Yapı Denetimi 2 YGS-1 Yerel Yönetimler 2 YGS-4
Yapı Ressamlığı 2 YGS-1 Yerel Yönetimler (Açıköğretim) 2 YGS*
Yapı Ressamlığı (Engelliler Entegre YO) 2 YGS* Zeytincilik ve Zeytin İşleme Teknolojisi 2 YGS-6
Yapı Tesisat Teknolojisi 2 YGS-1
fem

Dikkat Dağınıklığı

Dikkat dağınıklığı, dikkati bir noktada toplayamama olarak tanımlanabilir. Dikkatin yani konsantrasyonun üzerinde birtakım psikolojik ve çevresel faktörler rol oynamaktadır.

Bu faktörleri sıralarsak:

1.Fizyolojik yorgunluk,

2.Hayal kurmak,

3.Dış etkenler,

4.Yoğun duygusal olaylar,

5.Stres,

Bütün bu faktörlerin etkisiyle ders çalışırken konuya kendinizi vermeniz zorlaşabilir. Bu durumda derslerde verimin düşmesine ve buna bağlı olarak da motivasyonunuzun azalmasına sebep olabilir. Dikkatinizi toplayabilmek için şunları yapabilirsiniz:

1.Ders çalışmaya başlamadan önce eğer yorgunsanız bir süre dinlenin,

2.Ders çalışırken kısa süreli aralar verin, bir saatlik bir çalışmanın 10-15 dakikasını dinlenmeye ayırın,

3.Düzenli bir ders çalışma sistemi geliştirin ve programlı çalışın,

4.Ders çalışırken aynı alan derslerini ard arda çalışmamaya özen gösterin,

5.Çalıştığınız konuya ilginç örnekler bularak, ilgi çekici hale getirin,

6.İyi bir çalışma ortamı oluşturun. Dikkatinizi dağıtabilecek her türlü nesneyi odanızdan çıkarın,

7.Ders çalışmanızın bir amacı olduğunu unutmayın.

fem

Konu Tekrarı mı, Test mi?

YGS yaklaştıkça ailelerin ve öğrencilerin sınav kaygısı artıyor. Aileler çocuklarının daha çok çalışmasını, daha fazla soru çözmesini istiyor. Başarıya çok çalışmakla ulaşılacağını zanneden aileler, bazen de onları çok soru çözmesi için onları zorluyorlar.

Öğrenciler ise konuyu tam özümsemeden okulda veya dershanede öğretmeni dinlemek yerine, ailelerinin koyduğu hedefe ulaşmak için durmadan soru çözmeye çalışıyorlar. Elbette konu tam anlaşılmadan soru çözümüne başlamak öğrenciyi gerçek hedefe ulaştırmayacaktır.

Soru çözümü için bilginin kavranması önemlidir.

Öğrenme, bilişsel süreçleri içerdiğinden dolayı, önce konuya yönelik bilginin öğrenilmesi daha sonra da kavranma gerekir. Ancak kavrayış aşamasından sonra uygulama süreçleri gelir. Bilgiyi kavramadan uygulamaya geçmek, testlerde yanlışların artmasına neden olacaktır. Burada ailelerin bilmesi gereken şudur; öğrencinin bir konuyu tam kavramadan uygulamaya yönelik soru çözme hedefleri vermenin uygun olmadığıdır. Öğrenci verimli çalışmalarla ve etkili tekrarlarla öğrenilenler bilgi basamağından kavrama basamağına geçişi sağlanabilir. Elde edilen bilgiler kısa süreli hafızadan uzun süreli hafızaya aktarılabilir. Bunun için kodlamaların doğru yapılması ve belirli aralıklarda tekrar yapılmış olması gerekir.

Tekrar, bir hatırlama yoludur.

Tekrar, bir hatırlama yoludur.  Özel bir yetenek söz konusu değilse öğrenmenin temeli tekrara dayanır. Düzenli tekrar yapmayan bir öğrenci, daha önce öğrendiği bilgilerin çok azını anımsayacağı için, bilgiler arası bağlantı kurmakta zorlanır ve öğrencinin verimi düşer. Bu yüzdende öğrenmek için gayret boşa gitmiş olur.

Unutmamak gerekir ki, unutmanın en etkili ilacı periyodik tekrarlardır.

Konu tekrarlarındaki öncelik

Ders tekrarlarda ise öncelik öğretmenin anlatmış olduğu derslere ve sınıfta çözmüş olduğu sorulara ağırlık verilmelidir. Çünkü bu bilgilerde seçicilik olduğu gibi daha önceden görme, duyma olduğundan dolayı hatırlama kolay olacak ve anlamlı öğrenme hızlı gerçekleşecektir. Ayrıca, konulara yönelik dergi ve kitaplardaki ders anlatımları ve çözümlü örnekleri tekrar yapmak bilgilerin kalıcılığını pekiştirecektir. Psikolojini verilerine göre unutma baştan hızlı sonra da azalarak devam etmektedir. Yani öğrenme etkinliğinden hemen sonra unutma hızla devam etmektedir. Unutmayı yavaşlatabilmek için yapılması gereken, öğrenilen konunun vakit kaybetmeden tekrar edilmesidir. Tekrar süresi ne kadar ötelenirse hatırlama da o kadar zor olmaktadır. Öğrenilen materyaller hiç tekrar edilmediğinde öğrenilenlerin % 80’i unutulacaktır. Öğrenmek için ders başında çok vakit geçirmek değil, verimli çalışmak ve çok sayıda tekrar yapmak önemlidir.

Günde Kaç Saat Tekrar Yapılmalıdır?

Her öğrencinin eğitim altyapısı, yeteneği, algılama düzeyi, çalışma alışkanlıkları, kullanabileceği serbest zaman aralığı birbirinden oldukça farklıdır. Bu kadar farklılığın olduğu bir durumda her öğrenci için geçerli tek tip bir çalışmanın ortaya konması mümkün değildir. Bir konu için, yerine göre, 50 soru fazla gelebildiği gibi, başka bir konu için 150 soru az gelebilir. Bir konunun öğrenilmesinde, çalışma süresi ve soru bakımından kesin sınırlar çizmek yerine, o konunun anlaşılmış olması şartı aranmalıdır. Her konuyu eşit süre harcayarak anlamayı beklemek veya aynı sayıda soru çözmeyle konuya hakim olacağını zannetmek uygun değildir. Burada ölçü, konunun yapısı ve anlaşılabilirliği olmalıdır. Eğer konuyla ilgili sorular rahatlıkla çözülebiliyorsa, anlaşılmayan konulara daha çok zaman ayrılmalıdır. Yok, eğer konu anlaşılmamış ise, çözüme devam edilmeli, Belirli soru çözersen almayabilirim düşüncesinde vazgeçilmelidir.

Önemli olan verimli tekrar yapmaktır.

Önemli olan çok çalışmak değil, verimli çalışmaktır. Sürekli olarak aynı türden yüzlerce soruyu çözmenin öğrenciye pek faydası yoktur. Öğrencinin çok soru çözmesi sadece rakamsal anlamda öğrenciyi ve aileyi tatmin edecektir. Başarıya ancak nitelikli bir çalışmayla ulaşılır. Bunun için öğrencinin çözdüğü her sorudan bir şey öğrenmesi gerekir. Aile, bu gerçeği göz ardı ederse, çocuğunu boşu boşuna zorlar, onu gereksiz yere strese sokar. Öğrenci, sosyal ihtiyaçları için kullanabileceği zamanı gereksiz yere soru çözmekle harcar.

FARUK ARDIÇ

Fem Dershaneleri Rehberlik Servisi

fem

Ders Çalışmanın Tam Zamanı

Ne yapacağınızı bilmiyorsanız bir şey yapma gayreti içinde olamazsınız. Yapacaklarınız belli değilse içinizde bir şey yapma isteği de olmaz. Belirsizlik, belirsizliği doğurur, bu ortamda da çalışma gerçekleşmez.

Bu nedenle önünüzde yapacaklarınızın belirli olduğu uygulanabilir bir plân olsun. Nereden başlayacağınız, ne kadar çalışacağınız, hangi dersi çalışacağınız, hangi kaynaktan yararlanacağınız, kaç soru çözeceğiniz önceden belli olursa tekrar yaparken bir belirsizlik yaşamazsınız. Çalışma plânınız belli olursa, çalışma motivasyonu da oluşacaktır. Motivasyonun oluşmasındaki diğer süreç, sürekliliktir. Plan ne kadar mükemmel olursa olsun uygulanmadığında bir sonuca ulaşılamayacaktır.

Tekrar Programının planlanması için;

  • Günün hangi saatlerinde ve kaç saat çalışabileceğinizi belirleyin.
  • Çalışmak için belirlediğiniz saatler, yorgun olmayacağınız ve çalışma dışında her şeye “hayır” diyebileceğiniz saatler olmasına özen gösterin
  • Hangi dersin hangi konusuna, hangi kaynaklarcıdan çalışacağınızı belirleyin.
  • Çalışmak için belirlediğiniz saatte çalışma odanızda ve masanızda bulunun.
  • Çalışma isteğiniz yoksa bile lütfen masadan kalkmayın.

Yanlış Çalışma Alışkanlıklarına Düşmeyin

Ders çalışırken konsantrasyona dikkat. Ders çalışmaya başlamadan önce tüm fiziksel ihtiyaçlarınızı gidermeli ve ders çalışırken kesinlikle bir şeyler atıştırmamalısınız. Çünkü insan bir şeyler yerken yaptığı işte ki konsantrasyonunu yitirir. Yemek yeme ve çalışma etkinliklerinizi dikkatli planlamalısınız.

Çalışma masası dışında değişik yerlerde çalışma alışkanlığı konsantrasyonunuzu olumsuz etkileyebilir. Derse daha çabuk alışabilmek için aynı zaman ve aynı mekânda ders çalışmak tercih edilmelidir.

 Dağınık oda, dağınık zihniyet demektir. Bazı durumlarda dağınıklık, insanın kendisini rahatsızlık hissi oluşturabilir. Dikkati toplama ve derse yoğunlaşabilme adına gereksiz zaman harcanabilir. En iyi ders çalışma ortamı, dikkatinizi dağıtacak fazla obje olmayan ve sade bir oda olmasıdır. Bu durumda ilginiz sadece çalıştığınız konuya yönelecektir.

Vaktinizi TV izleyerek ya da müzik dinleyerek geçirmeyin. İki ayrı işi birlikte yapınca ilgi bölünür. Bu da kalite kaybına neden olur. Kulakta walkman ya da TV veya internet karşısında ders çalışmaya konsantre olmak mümkün değildir. Ders çalışma etkinliği profesyonel davranmayı gerektirir.
 Yatarak, uzanarak çalışmaktan uzak durun. Yatarak, uzanarak çalışmak gevşemenize neden olacaktır. Çalışma etkinlikleri çalışma masasında yapılırsa başarılı olunur. Yatağı sadece uyumak için kullanmanız gerekir.

Ders çalışma programınızı ertelemelin. Arkadaşlarınızla olan ilişkileriniz zaman çalışma programınıza uymanızı aksatabilir. Arkadaşlarınızla buluşmalarınız veya telefon görüşmeleriniz için günlük programınızda belirli bir zaman ayırmanız ders çalışma programınızı engellemeyecektir.

Grup çalışmasını deneyin. Sosyal uyum ve grup baskısı eğer doğru arkadaşlar seçilmişse çalışmaya başlamayı kolaylaştırır. Bir hedef doğrultusunda çalışan kişilerin yanında olmak kişide bir çalışma isteği doğurabilir.

fem

Sınavlara Hazırlık Sürecinde Psikolojinin Verilerinden Yararlanmak

Sınavlara hazırlanan adaylarda bazı ortak sorunlar var. Bu sorunları bir kısmı gerçekçi bir kısmı ise gerçek dışı düşüncelere dayanmaktadır.

Örneğin; matematik konularını anlamıyorum, fizik problemlerini çözemiyorum, tarih dersi çok sıkıcı geliyor, öğrendiklerimi çok çabuk unutuyorum, sınavda kaygımı kontrol edemiyorum türü sorunlar hazırlık sürecinde öğrenciler için ortak sorunlardır.

Bu tür sorunlar psikolojinin öğrenmeye yönelik verileriyle daha rahat çözülebilir.

Öğrenmeyle ilgili psikolojik veriler ve bunlardan istifade etmenin yolları;

  • Öğrenme etkinliğinden sonra zihni uyarıcılara kapalı tutulması unutmayı azaltır.

Psikolojinin Bilgi-İşleme Kuramına göre unutma ve hatırlama ile yapılan araştırmalara göre ’’öğrenme etkinliğinden sonra zihnin uyarıcılara kapalı tutulması unutmayı yavaşlatır’’ ilkesi öğrenmeyle ilgili önemli ipuçlarındandır. Bu ilkeye yönelik olarak, öğrenme etkinliğinden sonra zihinsel etkinliklerin gerektiren faaliyetlerin yapılmaması ve duyu organlarının uyaranlardan yalıtılması unutmayı en aza indirecektir. Bu göre herhangi bir dersi anlamada güçlük çekiyorsanız o dersle ilgili yatmadan önce yazılı olarak notların alınması veya konuyla ilgili 20-25 sorunun çözümünü yazılı olarak kaydedilmesidir. Ardından da herhangi bir farklı bir zihinsel etkinlik yapmadan hemen yatılmasıdır. Sabahleyin ise sadece 10 dakika yatmadan önce yazmış olduğunuz dersi çalışmak veya soru çözümlerini tekrar etmektir. Bu uygulamaya 2-3 hafta devam edilmelidir. Bu yöntemle belli bir zamandan sonra çok zor öğrenilen konuları çok kolay öğrenebilecek, hatırlanması gereken konuları çok rahat hatırlanabilecektir.

  • Belleğin yapısından istifade etmek

İnsanlarda 2 tür bellek var. Bunlar, uzun süreli ve kısa süreli belleklerdir. İlk öğrenilen bilgiler, kısa süreli bellekte depolanır. Kısa süreli belleğin kapasitesi sınırlıdır ve dış etkilerden çabuk duyarlıdır. Öğrenilenlerin kalıcı olması için öğrenilen bilgilerin mutlaka uzun süreli belleğe aktarılması gerekir. YGS ve LYS hazırlık sürecinde okulda ve derste öğrenilen bilgilerin hemen tekrar yapılarak bilgilerin uzun süreli belleğe kaydedilmesidir. Şunu da unutmamak gerekir ki, öğrenilemeden sonra yapılan tekrar ile bilgiler  % 90 kalıcı hale gelmektedir. Tekrar ne kadar ötelenirse hatırlama da o kadar zorlaşmaktadır.

  • Bütün – parça – bütün ilişkisi kurmak

Özellikle sözel nitelikteki derslerin öğrenilmesinde uyulması gereken stratejik çalışma, bütün-parça ilişkisinin kurulmasıdır. Yapılması gereken ise şudur. Önce çalışacağınız herhangi bir sözel dersin bütün olarak ele alınması, sonra parça olarak konuya yaklaşılması, daha sonra da genel olarak tekrarların yapılmasıdır. Ders çalışırken de kavram haritalarının oluşturulması, grafik ve şekillerden istifade edilmesi kavramlar arasında örüntü oluşturacağından dolayı bilgilerin öğrenilmesini kolaylaştıracaktır.

Bu bilgi sözel nitelikte ve uzun konular için çok olumlu sonuç vermektedir.

  • Stresin olumlu özelliğinde yararlanmak

Stres kişiyi ayakta tutan bir tür gerilimdir. Sınavlara hazırlanan adayların % 70 stres yaşamaktadır. Stresin önemli bir özelliğinin öğrenme sürecinde itici bir güç olması, bizim için enerji üreten bir santral işlevi görmektedir. O halde stresten yararlanmak gerekir. Çünkü başarılı olmak için ona ihtiyacımız var. Bu durumda önemli olan stresin kontrol altına alınmasıdır. Bireylerde stresin oluşmasında en önemli neden, belirsizliktir. Sınavlara hazırlanırken adayların nasıl, nerede, ne zaman çalışacağını bilememesi, ne ile karşılaşacağını kestirememesi stresi oluşturmaktadır. Belirsizliklerin giderilmesi, hedeflerin ve beklentilerin açık ve net olması stresi azaltacaktır.

Psikolojinin verilerini kullanarak sınavlara daha bilinçli hazırlanmak elimizdedir.

fem

Kaygının Olumlu Yönünden Yararlanın

Sınavlara hazırlık döneminde öğrencilerin çoğunda zihnini kurcalayan, moralini bozan ve çalışmalarını aksatan sınav kaygısı gözlenir.

“Bu sınav sonunda her şey kötü olacak.”, “Bu sınavda başarılı olamayacağım”, “Sınıftaki herkes benden daha zeki.”, “Sınav sırasında bildiğim her şeyi unutabilirim.”,“Kendimi yetersiz ve eksik görüyorum.” ,“Kazanamazsam arkadaşlarım, ailem, akrabalarım, öğretmenlerim hakkımda ne düşünür?”, “Zaman hızla geçiyor”,  gibi düşünceler sınav kaygının belirtilerindendir. Kaygıya neden olan düşüncelerin bir kısmı rasyonel, bir kısmı ise rasyonel dışıdır.

Eğer sınavlara hazırlanan öğrenci, sınavlar yaklaştıkça heyecanı artıyor; kendini kötü hissediyor, tüm bildiklerinizi unuttuğunuzu hissediyor ve kendinizde bazı fiziksel değişim oluyorsa “sınav kaygısı” duyuyor demektir.

Kaygılı öğrenci nasıl fark edilir?

Kaygılı öğrenci sınavdan sonra, kendini serbest bir ortamda ve rahatlamış olduğunu hisseder. Sınav sırasında tedirgin ve kendini güvensizdir. Kurallara uymaya özen gösterir. Eleştirilmeye hazırlıksızdır, etrafınca beğenilmek ister. Kaygılandığı konularda çok heyecanlanır. Kaygı yaşayan öğrenciler, ailelerine bağımlıdır, onların devamlı kendilerine destek olmaları ve her zaman yanlarında olmalarını beklerler. Uykuları düzensizdir. Nedenini bilmediği korkular çeker. Soluğu yetmiyormuş gibi sık sık soluk alıp verir, terler. Okul korkusu bu öğrencilerde daha çabuk gelişir. Kısacası kaygılı öğrenci sürekli tedirgin olup, duygusal tepkileri abartılıdır.

Sınav kaygısının nedenleri

Sınav kaygısı özellikle son yıllarda psikoloji alanında daha fazla ilgi görmektedir. Yüksek düzeyde akademik başarı beklentisi öğrenciler üzerinde ilkokuldan itibaren yoğun bir baskı oluşturmaktadır. Yapılan bir araştırmaya göre sınav kaygısının her beş öğrenciden birini olumsuz derecede etkilediği bulunmuştur. Bu çok yüksek bir orandır. sınav kaygının pek çok nedeni olabilir. Öğrencinin kendine güvenmemesi, karamsarlık, ailenin yanlış tutumları, daha önce yaşanmış başarısızlıkların tekrarlanabileceği endişesi, imkânsızlıklar, mükemmeliyetçi yaklaşım, kötü çalışma alışkanlıkları, hedeflerdeki belirsizlik, çalışma metotlarını bilmemek, güvensizlik, danışılacak kişilerin olmaması, arkadaş çevresinin olumsuz telkinleri, öğrencinin önünde başarılı bir örnek olmaması, aile ve çevrenin bilinçsizliği, sayılabilir. Önemli olan kaygı yaşayan öğrencinin bu kaygısının nedeninin ne olduğunun tespit edilmesidir.

Kaygının olası sonuçları

Kaygılanan öğrencinin zihni devamlı olumsuz düşüncelerle meşguldür. Bu tür düşünceler öğrencinin kendine olan güvenini sarsar, çalışmalarını verimsiz kılar. Öğrenilen bilgiler transfer edilemez, okuduğunu anlama ve düşüncelerini organize etmede zorluk yaşar, dikkatte bir daralma ve azalma olur, dikkat sınavın içeriğine değil sınavın kendisine ve bağlı olarak yaşananlara odaklar, zihinsel beceriler zayıflar, bu durum ise, bilgilerin hatırlanmasını engeller. Sonuçta tüm bunların olumsuz etkisi olarak öğrencinin akademik başarısı da düşme gözlenir.

Sınav kaygısı belli düzeydeyse faydalıdır.

Kaygının belirli düzeyde tutulması öğrenciyi dinamik hale getireceğinden dolayı faydalıdır. Bu durumda öğrenci, tüm algıları açık, öğrendiklerini almaya hazır durumda olacaktır. Fakat kaygı derecesini yükselmesi ise beyinsel kilitlenmeye neden olacağından dolayı öğrenme olayına ket vuracaktır. Bundan dolayı, aşırı sınav kaygısı başarısızlığa neden olacaktır.

Sınav kaygısını azaltan faktörler

Olumsuz sınav kaygısını azaltmanın en etkili yolları öncelikle sınavlara en iyi şekilde, bir plan ve program dâhilinde hazırlanmaktır. Çalışmaları asla ertelememek, zamanı akıllı kullanmak, beklentiyi gerçekçi tutmak, başarılı olacağına inanmak kaygıyı azaltan diğer faktörlerdendir.

Kaygının belli düzeyde tutmak için,

  • Belirlenen hedefler gerçekçi olmalıdır. Gerçekçi olunmazsa hedefe yönelik yetersiz çalışmalar güvenini kıracak, bireyin kendini başarısız hissetmesine yol açacaktır.
  • Sonuca değil, sürece odaklanılmalıdır.
  • Rasyonel olamayan düşüncelerden kurtulmalıdır. Aklına gelen düşüncelere değil, yaptıklarına değer vermelidir. Gerçekçi, uygulanabilir bir plânla yapılan çalışmalar, bireyin olumsuz düşüncelerini gidermesi bakımından etkili olacaktır.
  • Başkaları adına düşünmemelidir. “Ne derler, ne düşünürler hakkımda?” gibi düşüncelere kapılmamalı, kendi yaptıklarına ve yapması gerekenlere bakmalıdır.
  • Birey düşüncelerini mantıksal hale getirmelidir. Birey, kararlı bir şekilde plânlı çalışması sonucunda:“Kazanmam için elimden geldiğince yapıyorum. Bana düşen budur. Bundan sonrası bana ait değil.” şeklindeki bir düşünceyi benimsemesi bireyi vicdanen rahatlatacak, söz konusu kaygıyı da azaltır.
  • Olaylar abartılmamalı, her şeyi kendi konumunda ve değerinde kabul edilmelidir.
  • Sınavı kazananlarla konuşulmalı, bu doğrultuda yapılan röportajlar okunmalı, neler yapılması gerektiğini öğrenilmelidir.
  • Sınava hazırlanan birey başkalarıyla kıyaslanmamalıdır.

Hepsinden önemlisi de sınavın her şey olmadığı, hele zekâ durumunun asla sınavla ölçülemeyeceği, sınavı kazanmak kadar kaybetmenin de normal olduğunun bilincinde olunmalıdır.

fem

Y-TS 1 Y-TS 2 Türkiye Birincisi Ferhat Ercümen ile Görüşme

 

Ferhat Ercümen, geçen dönem Şirinevler Fem öğrencisiydi. Ortaöğretimi Sosyal Bilimler Lisesinde bitirdi.  Türkçe- Sosyal Yerleştirme Puanında Türkiye 1. oldu. Şimdi ise Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesinde okuyor. Sizler için Ferhat’la görüşmemiz oldu. Görüşmeden Ferhat’a  “kendine uygun bir yerde olup olamadığı, dershanenin, sınav başarınızı etkilerini, bölümde de Türkiye derecesi yapmış arkadaşlarınızla etkileşim sürecini,  sınav sonuçlarını nasıl analiz ettiğini, yeni hedefleri nasıl belirlediği ve sınav stratejilerine” yönelik sorularımız oldu. Ferhat tüm sorularımıza içtenlikle cevap verdi. Buradan öncelikle kendilerine teşekkür ediyoruz.

Özellikle bu görüşmenin üniversite sürecinde yüksek hedefleri olan öğrencilerin yararlanacağını umuyorum.

İşte görüşmemizden satır başlıkları, 

  • Önceden beri hayalini kurduğum Galatasaray Üniversitesi, Hukuk bölümünü kazandığım için çok mutluyum… Evet, sosyal anlamda tam manasıyla tatmin oldum ve bunda dershanemin bana sağladığı imkânların ve rehberlik hocamın emeklerini inkâr edemem.
  • Üniversitede kendim gibi Türkiye’de derece yapmış birçok arkadaşım var onlarla beraber okumak bence bir ayrıcalık.
  • Bunları elde edebilmek için sistemli bir çalışma gerekli tabi ki. Deneme sonuçlarını iyi analiz edip eksikleri tespit edip kapatmak gerekli… Her denemeden sonra bir analiz yapmak ve eksik olan konuları tekrar gözden geçirmek gerekli.
  • Hata yapılan sorular mutlak suretle hocalara sorulmalı ve iyice anlaşılalı. Hatta yanlış yapılan ya da çözülemeyen sorulan kesilip hocalara götürülmeli. Bütün bunları rehber hocaların belirlediği bir sistem içinde yapmak gerekli.
  • Ben matematikten normalde yaptığımdan daha fazla soru kaçırdım bunun sebebi sınavda konsantrasyonumun bozulması ve çözemediğim bir iki soruyla fazla zaman kaybetmem.
  • Edebiyattan yanlış yaptığım 3 sorunun cevabını bilmiyordum açıkçası çok ayrıntı sorulardı bence.
  • Çalışırken üzerinde pek durmamıştım. Tarih sınavından kaçırdığım soruyu bilmiyordum ve felsefe bölümünden kaçırdığım soruları sınavın sonuna bıraktığım için artık çok yorulmuştum.
  • Sınava hazırlanırken hem okula hem de dershaneye gitmek ikisini bir arada götürmek zordu. Ancak okuldaki Hocalarımız bize anlayış gösterdiği için çok zorlanmadık ve onlarda üniversite sınavlarına yönelik bir çalışma uyguladılar bize.
  • Sınavda özellikle felsefe bölümünde paragrafları çok dikkatli okumak gerek. Ben bunu pek başaramadım açıkçası ve iki sınavda da çok soru kaçırdım. Sınava dershanenin kaynaklarıyla çalıştım. Yıl içinde motivasyonumu kaybettiğim zamanlar oldu o zamanlarda kısa aralar verip kafamı rahatlattım ve dinç bir şekilde çalışmaya geri döndüm.
  • Ders çalışma ortamı çok önemli her zaman temiz tertipli ve bana ait hissettiğim ortamlarda ders çalıştım.

FEM DERSHANELERİ

REHBERLİK SERVİSİ